 
       
       
       
       
    “Stratejik Bakış” serisinde “Dron Tehditleriyle Mücadelede Yeni Nesil Yaklaşımlar” konusunu ele alan seride şu analiz yer aldı:
“Gelecek, görünmeyeni görebilen, duyulmayanı duyabilen ve harekete geçmeden durdurabilen sistemlerin hâkimiyetinde şekillenecek.”
Tehdidin Evrimi – Dronlar Nereden Nereye Geldi?
1935 yılında, İngiltere, “DH.82B Queen Bee” isimli ilk uzaktan kumandalı uçağı test etti ve “Dron” (erkek arı) ismi de buradan ortaya çıktı. GPS, kamera ve batarya teknolojilerinin gelişmesiyle, 2000’li yılların başında sivilleşme ve ticari dönüşüm hız kazandı. Dronlar daha küçük, daha ucuz ve daha kullanışlı bir teknolojiye dönüştüğü için hobi amaçlı da kullanıma uygun ve kolay erişilebilir hale geldi... Dronların bu denli yaygınlaşması, güvenlik endişeleri nedeniyle yasal düzenlemeleri de beraberinde getirdi.

Uçan gözlerden uçan tehditlere…
Dronlar artık sadece havada güzel görüntüler yakalayan araçlar değil; gerektiğinde bir bölgenin haritasını çıkarabilen, kalabalıkları takip edebilen ve patlayıcı taşıyabilen birer gözetleme ya da saldırı aracı haline geldi.
Ne yazık ki bu ilerleme, uçan gözlerden uçan tehditlere doğru keskin bir dönüşün de başlangıcı oldu. Günümüzde sadece askeri tesisler değil; kritik altyapılar/tesisler, enerji santralleri ve havaalanları da bu yeni nesil asimetrik tehlikenin hedefi haline geldi. Dronlar günümüzün savaşlarında ve terör saldırılarında başrol oyuncusuna dönüştü.
Karşı tedbirler karşısında gelişen teknolojiler dikkate alınacak olursa, yakın gelecekte karşılaşılabilecek dron sistemleri, RF kontrol ve navigasyon yerine yapay zekâ ile koordine olan sürü saldırıları, otonom hedef tanıma kabiliyetine sahip mikro sistemler, kentsel alanlarda binalar içine sızabilen ürünler ve elektromanyetik görünürlüğü düşürülmüş platformlar olabilecek.

Görünmeyeni Görmek: Etkin Tespit Yöntemleri
Tehlike her zaman gözle görülmez. Günümüz güvenlik/savaş alanında, görünmeyeni görmek artık bir üstünlük değil, bir zorunluluk haline geldi. Tehdit dronu etkisiz hale getirmeden önce onu tespit ve takip edebilmek de bu zorunluluğun teknolojik karşılığı oluyor. Sadece gözle değil, çoklu sensörlerin çıktılarını kullanarak, veriye ve zekâya dayalı hareket edilmesi gerekiyor.
Radarlar, havadaki yayınlara duyarlı RF sensörler, gündüz görüş kameraları, ısıya duyarlı termal/Infra-Red (IR) kameralar, sese duyarlı akustik sensörler tarafından üretilen tüm çıktılar birleştirilerek, tehdit dronların farklı özellikleri ile yakalanması ve izlenmesi sağlanıyor; çok katmanlı ve veri füzyonu temelli tespit ve takip teknolojileri ön plana çıkıyor. Sensörler ve merkezi veri işleme yapısı, yapay zekâ destekli sinyal, görüntü ve ses işleme teknikleri ile birlikte hızlı ve yüksek hassasiyette konum belirleme gerçekleştirebiliyor.
Bütünleşik sistem çözümlerinde, bir sensörün tespit edemediğini diğer sensör tespit edebiliyor, çoklu sensör kullanımı ve veri füzyonu ile hatalı tespitler azaltılıyor; böylelikle “görünmeyeni görmek” artık mümkün hale gelebiliyor.
ASELSAN tarafından geliştirilmiş olan İHTAR 100 İHA Karşı Tedbir Sistemi çoklu sensör kullanımı ile olası bir karşı-tedbir uygulaması öncesi yüksek doğrulukta karar alabilen bütünleşik bir sistem çözümü sunuyor.

Karşı Tedbir Teknolojileri: Etkisiz Hale Getirmenin Etkin Yolları
Hızlı ve yüksek çözünürlüklü tespit ve teşhis sürecini takiben, etkisiz hale getirme teknolojileri devreye alınıyor. Bu aşamada hem işlevsel önleme hem de fiziksel önleme çözümleri, tehdidin gözlendiği alan/bölgeye göre, etkin şekilde kullanılabiliyor. Her alan, tehdit düzeyi ve çevresel faktörler açısından özgündür.
Uygulanacak etkisiz hale getirme sisteminin karşılaşılabilecek olan dron tipiyle uyuşması, çevredeki sivil yapılar ve sinyal tipleriyle uyumlu olması ve kapsama alanı ihtiyacını karşılaması gereklidir.
Tespit yöntemlerinde olduğu gibi etkisiz hale getirme teknolojileri de bütünleşik sistem çözümlerinde çoklu efektörler ile ele alınıyor, uygun zamanda uygun menzilde uygun efektör seçiliyor. Her dron aynı sensörle tespit edilemediği gibi her önlem de aynı reçeteyle uygulanamıyor. Aynı dron, şehirde farklı, cephede farklı bir tehdit haline gelebiliyor. Doğru alana doğru teknolojiyle yanıt vermek, akıllı savunmadır. ASELSAN, tespit sistemlerinde olduğu gibi etkisiz hale getirme sistemlerinde de çoklu teknoloji seçimlerini kullanıcıya sunabiliyor.

Yeni Nesil Tehditlere Karşı Yeni Nesil Teknolojiler
Artan harekât ihtiyaçları, İnsansız Sistemler ile mücadeleyi ön plana taşıdı. Yapay zekâ destekli sürü yaklaşımları yaygınlaşmaya başladı. Sivil alandaki hızlı teknolojik gelişmeler ve bunların kötü niyetli girişimlere de hızlıca uyarlanması, karşı-tedbir geliştirilmesinde de yüksek dinamizm gereğini ortaya koyuyor.
Askeri bölgelerde yoğun RF karıştırma etkisi altında faaliyet gösterebilmek, RF kontrol ve navigasyonu terk etmiş dron çözümlerinin ortaya çıkarılmasına neden oldu. Kablolu iletişime geri dönüş, görüntülü navigasyon vb. RF-bağımsız yöntemler, “tehdit-bağımsız” karşı tedbir teknolojilerini ön plana çıkardı. Tehdit-bağımsız karşı tedbir teknolojileri kapsamında ise, Yönlendirilmiş Enerji Silahları arasında yer alan Yüksek Güçlü Elektromanyetik Sistemleri (High Power ElectroMagnetics, HPEM) geleceğin en kritik teknolojileri arasına girdi.
Gelişen teknolojinin bir sonucu olarak, elektronik bileşen ve devreler çok daha yüksek hızlarda ve çok daha düşük gerilim seviyelerinde çalışabilir hale geldi ve fiziksel boyutları giderek küçüldü. Tüm bu olumlu gelişmeler, diğer yandan, modern tasarımların yüksek seviyeli elektromanyetik enerjiye gün geçtikçe daha duyarlı hale gelmesine neden oldu.
Yüksek Güçlü Elektromanyetik Sistemleri, günümüzde teknolojinin kimin elinde olduğuna bağlı olarak geçmiş zamanlara nazaran çok daha etkili bir silah ya da çok daha dikkat edilmesi gereken bir tehlike. ASELSAN, EJDERHA Sistemi ile bu kritik teknolojiyi kazanarak yeni nesil tehditlere karşı yeni nesil bir teknoloji olarak kullanıma aldı.

ASELSAN EJDERHA Sistemi
Sessiz, görünmez ve yapay zekâ destekli yeni nesil dronlar, savaş alanlarının, şehirlerin ve kritik altyapıların görünmeyen düşmanlarına dönüştü. Bu tehdide karşı geleneksel sistemler yetersiz kalmaya başlarken yeni nesil tehditlere ancak yeni nesil çözümlerle karşılık verilebileceği açıkça ortaya çıktı. Yapay zekâ destekli çoklu sensörler ile tespit ve teşhis yöntemleri, veri füzyonu ertesi çoklu efektörler ile akıllı angajman senaryolarının uygulanması, yönlendirilmiş enerji silahlarının kullanılması artık sadece bilim kurgu unsuru değil günlük güvenliğin ayrılmaz bileşenleri haline geldi. Savunma konsepti yeniden yazılıyor.

“Gelecek, görünmeyeni görebilen, duyulmayanı duyabilen ve harekete geçmeden durdurabilen sistemlerin hâkimiyetinde şekillenecek.”
|  |  | |||||
| 
 | ||||||
|  Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. | 










 Künye
Künye İletişim
İletişim Facebook
Facebook Twitter
Twitter RSS
RSS Sitene Ekle
Sitene Ekle Günün Haberleri
Günün Haberleri